GÖBEĞİ DÖNMEKTE ZORLANIYORLAR
Nasrettin Hoca yatağında mışıl mışıl uyurken, karısı seslenir: “Hoca Kalk! Hoca Kalk! Telaş ve öfkeli bir şekilde başını yastıktan kaldıran hoca, “Ne oluyor Hanım” değip bağırınca,
hanımı bakar hoca öfkeli, söyleyeceğini bir kenara bırakıp, hocanın öfkesinden kurtulmak için, “Sakalının üstünden bir fare geçti” der. Hoca hemen yataktan kalkıp, eline bir makas alarak, “Bu gün bir fare sakalıma basıp geçtiyse yarın bir fare daha geçer, sakalım da farelerin yolu olur, benim sakalım yol mu?” diyerek sakalını dibinden keser.
Kartal ile Pendik’i birbirine bağlayan bir minibüs yolu var. Günün her saati yüzlerce aracın binlerce insanın geçtiği yol, veteriner önünde sıkıntılı. Sıkıntı; Kartal ile Pendik’in sınır noktası olan göbekte. Göbekte bir birini doksan derecelik dik açıyla kesen iki ana yol var.
Bu yollardan biri Marmara denizini boyunca uzanıp Kadıköy’ü Pendik’e bağlıyor, diğeri Marmara denizine sırtını verip doksan derecelik bir acıyla Yunus Mahallesine çıkıyor.
Yol yaya ve araçların geçmesi için yapılan ulaşım aracıdır. Yolların görevi hareketi sağlamak, harekete hız katmak, can ve mal emniyetini sağlamaktır.
Denize paralel dört bazen iki şerit halinde uzanan minibüs yolunun Kartal merkez ile göbek arasındaki adı Ankara Caddesi, Göbek ile Pendik merkez arasındaki adı Erol Kaya Caddesi. Denize dik olan caddenin Marmara Denizi ile göbek arasındaki adı Kıyı Sokak, göbek ile Yunus Mahallesi arasındaki adı Yunus Caddesi.
Uzun lafın kısası iki cadde bir biri ile kesişmiş kesişim noktasına bir göbek, göbeğin dört bir tarafına da dört isim koymuşlar. Her ilçe kendi adını koymuş. Adını koymuş da buradan araç nasıl geçer yaya nasıl geçer diye düşünmemişler.
Her iki yoldan da günün her saati yüzlerce araç geçiyor. Göbekte trafik ışığı var mı? Yok. Trafik polisi var mı? Yok. Üst geçit var mı? Yok. Göbek fonksiyonel mi?
Yol, Kartal istikametinden Pendik istikametine giden araçlar için sıkıntılı. Otobüs, kamyon gibi büyük araçlar, özellikle körüklü otobüsler Kartal’dan Pendik’e girerken bu göbekte zorlanıyor.
Göbek büyüklüğü, yoldaki açı ve yolun genişliği büyük araçları zorluyor. Bu yolu projelendiren mühendis burayı gördü mü bilmiyoruz. Ancak yolun sağ tarafı boş, deniz üzerinde uzanan devasa bir dolgu alanı var. Yol iki metre denize doğru kaydırılsa, görüşü ve dönüşe engel olan küçük, boş, anlamsız duvar yıkılsa ya da geriye çekilse tüm sorunlar ortadan kalkacak.
Yolun görevi hareketi sağlamak, harekete hız katmak, can ve mal emniyetini sağlamak, Yolun görevi hayat kalitemizi yükseltmektir.
Kartal’ı Pendik’e veteriner önünde bağlayan minibüs yolu ile Yunus Mahallesini Sahil yoluna bağlayan Yunus Caddesinin kesim noktasındaki göbek acilen düzeltilmeli.
Göbeğe ışık konmalı, göbeğin sağında yer alan şerit bir iki metre sağa kaydırılarak araç dolu direk karşıya bağlanıp , göbekte oluşan kavis düzeltilmelidir.
Bu satırları okuyan onlarca kişi “Abi ülkede bu kadar sorun varken, yolun sırası mı?” diyebilir. Biz bu gün, her gün geçtiğimiz, geçerken de sıkıntısını gördüğümüz yolu yazdık.
Ne demişti Nasrettin hoca “Ya yol olursa” Biz de diyoruz ki: yapılan her şey insana hizmet için yapılmalı, işe alınan her mühendis işinin ehli olmalı, iş masa başında değil bizzat yerinde yapılmalı, yaptıktan sora da gelip bir kontrol edilmeli.
Edildi mi? Yol olsun, edilsin.