Jilet, balta ve ALTILI MASA
Her siyasi parti, ülkeyi yönetmek için kurulur. Ülkeyi yönetmek için de seçimi kazanmak gerekir.
Rahmetli Demirel'in sıkça kullandığı bir söz, şöyle: Siyasette; bir saat çok uzun bir süre, altı ay çok kısa bir süredir.
Sürenin kısa veya uzun oluşunu; dünyanın güneş etrafındaki dönüşü değil, ürettiğimiz ya da üretemediğimiz değerler belirler.
Altılı masa ya da Millet ittifakı, sözüm size; dağılan masa yeniden kurulabilir, dağılan masadan başka masalar çıkabilir. Esas olan masanın dağılıp, dağılmaması değil; yeni çözümler üretip, üretememesidir.
6'lı masanın muhalifleri seviniyor. Tek parti ve tek adam rejimine niye seviniyorlar; kendilerini bir kişiye neden mahkûm ediyorlar anlamıyor, Millet ittifakı taraftarlarının; içindeki burukluğu anlıyoruz.
Ancak: Önünüze konan her fotoğrafa, yayınlanan her videoya inanmayın, başkasının laf kalabalığına ya da gazına gelmeyin. Akşener gitti de gönderen niye gönderdi nin makul bir izahı yok
Siyaset satranç masasındaki oyuna benzer. Oyunu doğru kurgular, rakibinizin hamlelerini doğru okur, doğru hamleler yaparsanız kazanırsınız.
AKP'nin oyu %30, CHP'nin oyu %25, İYİ'nin oyu %15 MHP'nin oyu %7 HDP'nin oyu %9 ise: %50'yi bulmak için en az iki parti bir araya gelmek zorunda.
Bu birliktelikte; ilk söz büyük partiye aittir, ancak büyük parti, adayımız bu diye tek bir kişiyi dayatamaz, kimse bulunmaz Hint kumaşı, kimse vaz geçilmez değildir.
Millet ittifakı başka isimleri de ileri sürmelidir. Aday, seçilemeyen biri değil; her kesimden oy alarak, seçimi kazanacak bir aday olmalıdır. Seçim duygu ile değil, matematikle kazanılır.
AKP'nin kaybetmeye yakın olduğu bu seçimde; muhalefet bir araya gelemiyorsa, muhalefet ile AKP aynı safta, aynı kişi tarafından yönetiliyor, biz ise figüranız demektir.
Biz, bir partinin peşinde değil, demokrasinin, hak ve hukukun peşindeyiz. Bizim dileğimiz; küçük bir gurubun zenginliği değil, halkın, orta direğin, fakirin, yoksulun mutluluğudur, bizim dileğimiz Türk Milletinin mutluluğudur.
Kazanmak için %51'lik bir oyun gerektiği bu gün: kimse ben gidiyorum, kimse sen git diyemez. Oylar kimsenin cebinde değildir.
Jilet küçük, balta büyüktür. Her ikisi de birer kesme aracıdır Ama jilet ile odun kesilmez, balta ile tıraş olunmaz.
İki kere iki her zaman dört etmez.
Türk Milleti, doğru ile yanlışı bir birinden ayıracak ve mutlaka doğruyu bulacaktır.
Mustafa Telli