yerelhayat @ hotmail.com

Mustafa Umut Hakka Yürüdü

Türk Milli Eğitim camiası bir değerini daha kaybetti.

Pendik Elka Ortaokulu Müdürü, Pendik İmam Hatip Lisesi meslek dersleri öğretmeni, Pendik Lisesi ve Yıldırım Beyazıt İlköğretim Okulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni örnek ve önder öğretmen, müdürüm, Çankırılı Mustafa Umut Hakk’a yürüdü.

Çankırı yarenler şehri, yaren de dost ve arkadaş demektir. Mustafa Umut’da benim dostum ve arkadaşımdır.
1950 Çankırı Korgan doğumlu olan Mustafa Umut, Korgun’da ilkokula başladı. Köy çocuğu, köyde ne yapacak? Ya tarlada anne ve babasının getir götür işlerine koşacak ya da koyun peşinde dere tepe dolaşacak.

GÜLEÇ YÜZLÜ
Mustafa; kısa boyu sarı saçları güleç yüzü ile sevimli, çok zor matematik sorularını kolaylıkla çözebilecek kadar akıllı, elindeki kitabı bir iki okuyuşta ezberleyebilecek kadar zeki bir çocuktu. Sürekli tahtaya kalkıp, derse katılan ve arkadaşları tarafından çok sevilen Mustafa, öğretmeni Hacer hanımın gözüne girip, sınıfın maskotu olur. 
Balkan Savaşını, 1. Dünya Savaşını, Kurtuluş Savaşını ve 2. Dünya Savaşını görmüş, yokluk ve yoksullukla mücadele eden ülkede çalışma alanı yok denecek kadar az, yapılacak iş yok, iş yapacak yetişmiş elemansa yok gibiydi.
İlk göz ağrısı Mustafa Umut’u yanına alan Baba MURAT UMUT: “Bu çocuk, zeki, çalışkan ve başarılı, ne yapıp yapmalı, ben bu çocuğu okutmalıyım.” diyerek İstanbul’a gelir. 

SEYYAR SATICI
Aksaray’da küçük bir el arabası ile seyyar satıcılığa başlayan MURAT UMUT, Mustafa’yı okutacak ama nerede okutacak? Eşe dosta sorar, sağa sola bakar. 

1951 yılında açılan Fatih’teki İstanbul İmam Hatip Lisesi’nin kocaman bir bahçesi, bahçe içinde devasa bir binası vardır. Okulun verdiği eğitim, yatakhane ve yemek hanesi Mustafa için önemlidir. Mustafa İmam Hatipde okuyup, meslek ve iş sahibi olacak, ülkesine ve milletine hizmet edecektir.
1963 Yılında İstanbul İmam Hatip Lisesi’ne (Recep Tayyip Erdoğan Anadolu İmam Hatip Lisesi) giren Mustafa; yine güler yüzlü, yine çalışkan ve yine başarılıdır. Nezaketi ve letafeti ile kendisini önce arkadaşlarına sonra öğretmenlerine sevdirerek, merdivenleri ikişer üçer çıkar. 

Lise dediğin ne ki? Üç yıl ortaokul, üç yıl lise. 1969 yılında İmam Hatip diploması alıp, imam olur. Zeki, çalışkan ve cesur Mustafa’nın ikinci hamlesi üniversitedir. 1970 yılında Üniversite sınavlarına girip, bu günkü adı Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesine olan Yüksek İslam Enstitüsüne kayıt olur.

Mustafa’nın amacı İslam’ı daha doğru anlamak, İslam’ı daha doğru yorumlayıp, insanlara anlatmaktır. Mustafa’ya göre din. Allah’ın emridir. Din, güzel ahlaktır. Din İnsanları dünya ve ahirette mutluluğa götüren yoldur.
Bu yolda yürümek içinde Allah’ın, Allah’ın Kitabı Kuran’ı Kerimin ve Allah’ın Resulü Hz. Muhammedin ne dediği doğru anlamak ve doğru anlatmak gerekir. Bunun içinde Üniversiteye gidip, bilgi ve görgüsünü arttırmalı ilim ve bilim sahibi olmalıdır.

YAREN
Türkistan’dan Anadolu’ya uzanan yaren kültürü, Türk adet ve gelenekleri üzerinde yükselip, İslam Ahlak ve fazileti ile yoğrulan, sevgi, kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma esasına oturan ilim ve irfan yuvasıdır. Bu yuvanın mensubu Mustafa Umut’ta sürekli okur, araştırır, dernek ve toplantılara giderek kendisi geliştirir. Geliştirir çünkü Mustafa Umut’a göre: “Yarım hekim adamı candan yarım imam adamı dinden eder”. Mustafa kendisini geliştirip anne ve babasından aldığı kültürü, okulundan aldığı bilgi ile pekiştirecek, konferanslarda aldığı ufuk ile genişletecektir.
“Doğrudan doğruya Kur’an’dan alıp ilhâmı, Asrın idrakine söyletmeliyiz İslâm’ı.”

ALLAH DOSTU
1974 Yılında Trabzon Tonya İmam Hatip Lisesi’nde öğretmenliğe başlayan Mustafa’nın keyfi yerindedir. Giydiği takım elbise ile şık, öğrencilere yaklaşımı ile sıcak, konuya hâkimiyeti ile bilgili sınıf yönetimi ile mükemmel bir öğretmendir. Birkaç ayda mesleğin inceliklerini öğrenerek, öğrencilerine İslam Ahlakını, Hz. Peygamberi ve Kur’an-ı Kerim’i anlatmaya başlar.

Çocukları çok seven, güler yüzlü, nüktedan, güzel bakıp, güzel gören ve güzel konuşan Mustafa, kısa bir süre sonra Tonya’nın sayılan ve sevilen öğretmenlerinden biri olur. Mayasındaki yaren kültürü ne diyordu? Kız Anadan Öğrenir Sofra düzmeyi, Oğlan Babadan Öğrenir Hoş Sohbet Gezmeyi” Mustafa da hoş sohbetti. Bu sohbet ortamında sürekli güzel ahlaktan bahsediyordu.
1978 yılında Edirne Kırkağaç’ta Karakol komutanlığı yapan Umut, 1979 yılında Haydarpaşa lisesine atanır.

DÖNÜM NOKTASI
Dolayoba bir belde, Kemal Kalkuz’unda belediye başkanı olduğu 1979 Yılında Pendik’e gelen Mustafa Umut, için Pendik Dolayoba bir dönüm noktası olur. Dolayoba Elka Orta Okulu müdürü olan Mustafa Umut, Kemal Kalkuz ile birlikte yüzlerce başarılı projeye imza atar. Okula ek bina, bahçe tanzimi, yoksul öğrencilere yardım, tüm öğrencilere ücretsiz kurs verme, Şafak Sinemasında organize edilen şölenler ve Milli bayram kutlamalarındaki büyük coşku Mustafa Umut’un eserlerinden birkaçıdır. 

1982 yılında Askeri yönetimce Gebze Darıca’ya gönderilen Mustafa Umut, Pendik İmam Hatip Lisesi’nde Meslek dersleri öğretmenliği, Pendik Lisesi’nde Din kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği yaptı. Kısa bir süre Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde şube müdürü olarak çalışan Umut, 1999 yılında Pendik Yıldırım Beyazıt İlköğretim okulunda emekli oldu. 

İYİ BİR BABA
1976 yılında Fatma Hanımla evlenen Mustafa Umut’un; Betül, Hatice ve Mehmet Fatih adında üç çocuk olmuştu. Her biri üniversite muzunu meslek ve iş sahibi çocuklarla ne kadar guru duysak az.

ÇALIŞKAN
Tek maaşlı bir memur için ev geçindirmek, İstanbul’da yaşamak zordur. Bu zorluğu aşmak için de ek iş yapmak gerekir. Mustafa Bey’in ek işi de dershanelerde çalışmaktır. Alnının teri ile kazanmak evine helal ekmek sokmak isteyen Umut, Pendik, Kartal Gebze ve Sultanbeyli’de değişik kurs ve dershanelerde çalışıp ev bütçesine katkı sunar.

Çalışmak ibadet düsturu ile yola çıkan öğretmen, dershaneci ve camcı Mustafa Umut’un son işi Kaynarca’da açtığı Ömür kırtasiyedir. Çocukları, ülkesini ve milletin, çok seven, yalan ve dolandan uzak, iyi bir eş, iyi bir baba, iyi bir öğretmen ve idareci olan Mustafa Umut, şimdi yok.

ÇOK ÇALIŞTI ÇOK YORULDU
Gurbet ellerde yaşamak, yatılı okulda okumak, tek maaşla geçinmek zordur. Her bir zorluk da insandan bir şey alıp götürmektedir. Mustafa Umut’tan da götürüyordu. Beden yorgun, dimağ yıpranmıştı. Fatih Sultan Mehmet Hastanesine kaldırılan Mustafa Umut 16 Ağustos 2020 Pazar günü aramızdan ayrıldı. Sultanbeyli Osmangazi Mezarlığında cenaze namazını kıldığımız Allah dostu, Türk’ün hası, Mustafa Umut’ müdürümü dua ve gözyaşları arında toprağa verdik.
Türk Milli Eğitimi bir değerini daha kaybetti.

Mekânın cennet osun güzel insan

MUSTAFA TELLİ