Sözüm özellikle mücahitlikten müteahhitlik seviyesine ulaşmış muhterem din kardeşlerime. Dinleyin ve kulak verin! Sizlere muhterem din kardeşlerim derken latife yapmıyorum. Sizler, bir zamanlar gerçekten yüreği Allah için çarpan, davası bu toprakların, bu ümmetin selameti olan insanlardınız.
Mücadelenize şahitlik etmiş bir kardeşiniz olarak; her türlü kınayıcılıktan uzak yazıyorum bu satırları. Derdim asla dünyanız değil, enin de sonun da gideceğiniz ahiret hayatınızın ebedi kurtuluşunuz olmasıdır.
Şimdi tövbe zamanı.
Sizin yokluğunuz bizi eksik bırakıyor. Sizin mücadele azminize ümmetin, milletin tekrar ihtiyacı var. Siz inanılmaz bir mücadele verdiniz Allah da karşılığını fazlasıyla verdi. Ne var ki, yoklukta kazandığımız dünya imtihanlarına varlıkta takıldınız. Haksız da sayılmazsınız. Asgari ücretle dahi tanışmamış mücahitlerken milyonlarca liralık ihalelerin içinde kendini bulmak ve lanetlenmiş şeytanın tezgahına düşmemek kolay değildi.
Merhametlilerin en merhametlisi olan Allah, dünyadan yana ne istediyseniz önünüze serdi. Yemekse yediniz, içmekse içtiniz, gezmekse gezdiniz, makamsa en alalarında oturdunuz. Ama artık yeter! Şimdi titreyip kendinize gelme zamanıdır. Sizin tövbeniz, sizin yeniden yola girmeniz hem bizi hem de bizden sonra gelecekleri yeniden ayağa kaldıracak ve şeytanın belini kıracaktır.
Şimdi dünyadan soyunma zamanıdır. Ha gayret! Size ihtiyacımız var...
Müteahhitlere çağrımdır!
01 Mart 2021, Pazartesi - 15:27